21 Aralık 2021 tarihinde Türk lirasında yaşanan değer kayıplarının önüne geçebilmek amacıyla yürürlüğe konan Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi, ekonomi yönetiminin ayağına dolanmaya devam ediyor.
Aylardır peş peşe alınan kararlar ile KKM’yi tasfiye etmeye çalışan TCMB, 3 milyar 440 milyar lirayı aşarak tarihi zirvesini gören KKM’yi yaklaşık 1 trilyon lira kadar tasfiye etmeyi başarmış olsa da, sistemden çıkışlar giderek düşüş göstermekte.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından bugün açıklanan verilere göre, son 1 hafta içerisinde KKM’deki düşüş 44 milyar lira ile sınırlı kaldı. Açıklanan raporun ardından harekete geçen Merkez Bankası, bankaların KKM müşterilerine sunduğu faiz oranlarında değişikliğe gitti.
KKM FAİZLERİ ARTIRILDI
25 Eylül tarihi itibarıyla bankaların KKM müşterilerine yönelik en az ‘politika faizi’ oranında faiz sunması zorunluluğunu kaldıran TCMB, Aralık ayında söz konusu şartı geri getirmiş ancak minimum tutarı politika faizinin yüzde 80’i olarak değiştirmişti.
Bugün yapılan değişiklikle ilgili oran yüzde 85 seviyesine çekildi. Bir başka deyişle halihazırda yüzde 45 olan politika faizi nedeniyle bankalar, KKM müşterilerine en az yüzde 36,5 oranında faiz ödemesi yapmak durumunda kalacak.
TÜRK LİRASI KKM HESAPLARI KAPATILDI
Vadesi süren TL dönüşümlü KKM hesaplarına yönelik kur farkı ve faiz ödemeleri devam ediyor olsa da, 1 Ocak 2024 tarihi itibarıyla alınan karara göre bankalar, TL dönüşümlü KKM hesapları açmayı sonlandırmış durumda.
Yaklaşık 80 milyar dolara denk düşen KKM stoğunun çok büyük bölümününse döviz dönüşümlü KKM hesaplarından oluştuğu biliniyor. Ekonomistler, mevcut şartlar altında KKM’den çıkışların hızlanması için dövizden dönüşümlü hesaplara yönelik yeni kısıtlamalar beklediğini belirtse de, ekonomi yönetimi seçim öncesi bu adımı atmaktan çekiniyor.
“YENİ BİR DOLAR KRİZİNE NEDEN OLABİLİR”
Zira 80 milyar dolara yakın mevduatın bulunduğu KKM havuzundan çıkacak paranın aniden döviz tevdiat hesaplarına yönelmesi, Türkiye’de yeni bir kur krizinin yaşanmasına neden olabilir. 31 Mart seçimleri öncesinde stabil bir dolar/TL paritesi görmek isteyen siyasi iktidarın baskıları, TCMB’yi bu konuda yeni adımlar atmaktan alıkoyuyor.
Bu nedenle uzmanlara göre sistemden çıkışların hızlanması nisan ayı itibarıyla başlayacak.